VAN GOGH-Ren Nehrinde Yıldızlı Bir Gece Tablosu-1888

Hakkımda

Biz Hasan Ali Yücel İlköğretim Okulunda okuyan dört kişilik bir öğrenci grubuyuz. Görsel Sanatlar Dersinde aldığımız projenin gereği olarak bu web günlüğünü oluşturduk.Projemizin adı 'Gece Gökyüzünde Yıldızlar' Amacımız empresyonizmi anlamak ve bu ekole uygun bir çalışmanın aşamalarının neler olması gerektiği hakkında bilgi toplamak, uygun örnekleri sergilemek , bu konuda bilgi paylaşımı sağlamak ve sonunda konuyla ilgili özgün bir ürün ortaya çıkarabilmektir.

9 Haziran 2011 Perşembe

EMPRESYONİST RESSAMLARIN RESİMLERİNDEKİ ORTAK NOKTALAR

       Empresyonizm de  temel ilke, ressamın konuya önem vermeksizin çalışmasıdır. Empresyonist ressamlar, çoğunlukla büyük şehir, kırlık yer, deniz kıyısı manzaralarını yapmışlardır. Bu resim tarzında esas tabiatın kendinin değil, tabiattan alınan izlenimlerin verilmesidir. Açık havaya, kırlık yerlere çıkan ressamlar, tabiattan aldıkları izlenimleri, küçük, hafif fırça vuruşlarıyla renklendirerek tuvallerine geçiriyorlardı. Resme bakanın gözünde, bu tek tek renk parçacıkları birleşiyor,bir bütünü,bir izlenimi oluşturuyordu.
        Empresyonizm, önceki dönemde sanatın tabiattan bir yansıma olması, tabiatı olduğu gibi vermesi tutumuna karşı cesur bir devrim niteliğindeydi. Renkler, ressamların kendi duygularının, görüşlerinin sonuçlarıydı. Tabiattan aldıkları izlenimlere iç dünyalarının katkısıyla belirleniyordu.
       Resimlerin acık havada yapılmakta  olmasından dolayı çabuk çalışmanın gereğiyle detaya önem verilmemiştir. Perspektif renk tonlarıyla uygulanmaktadır. Açık yani prizmatik renkler kullanılmakta, tablolarda fırça darbeleri rahatlıkla izlenebilmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İZLENİMCİLİK( EMPRESYONİZM) EKOLÜNE UYGUN BİR ÇALIŞMANIN AŞAMALARI NASIL OLMALIDIR?



İzlenimciliğin özellikleri

1. Akımın en önemli özelliği bir izlenimin uyardığı duyguyu ifade etmesidir.

2. Bu akımda yazar ya da ressam, doğrudan doğruya gördüğü gerçeği değil de, gördüklerinin ve izlediklerinin kendisi üzerinde bıraktığı izlenimi ve duyumu esas alır.

3. Dış aleme, ondaki varlıklara ve nesnelere karşı ilgisizdirler.

4. Edebiyatta, resimde, müzikte okuyucunun, seyircinin, dinleyicinin eserle karşı karşıya gelir gelmez edineceği izlenim bu akımın tatlı, yumuşak, kucaklayıcı, canlı teması olmuştur.

5. Empresyonist sanatçının anlattığı dış dünya değil, dış dünyadaki varlıkların hayâle bürünmüş izlenimleridir.

6. Empresyonistler, etkici ve duygucudurlar. Zaten empresyon, etki – duygu anlamındadır.

7. Empresyonizm, esas olarak ve her şeyden önce özgürlüğün simgesidir, sembolüdür.

8. Hayale ve soyut betimlemelere yer verilmiştir.

9. Her şey sanatçının duyumuna bağlı olarak anlatılır.

10. Objenin kişi üzerindeki izlenimleri önemli olduğu için realizmin karşıtıdır.

11. Sanatçılar eserlerinde kendi iç dünyalarını dile getirmişlerdir.